ABD'de 1893 yılında mahkeme sebzelerle birlikte saklanıp yenildiğinden onu sebze diye
sınıflandırmıştır fakat gerçekte meyvedir. Domatesin ilginç bir tarihi vardır. Bolivya ve Peru'da yabani sarı renkli
bir domates türü bulunmuş ve sonra Meksika'da yetiştirilip, Kristof Kolomb'un Amerika'yı keşfinden sonra
Avrupa'ya gemilerle gönderilmiştir. İtalyanlar sarı renginden ötürü onu altın elma olarak adlandırdı, ama çok
geçmeden kırmızı türleri ortaya çıktı. Domates ABD'de ilk defa Thomas Jefferson tarafından yetiştirildi.
Ama pek çok insan zehirli olduğuna inanarak yemeyi reddetti, ta ki 1900'e kadar. Uzun zaman önce, pek çok
Avrupalı için aşk elmasıydı, çünkü insanları romantik yaptığına inanıyordu. Domates adı İspanyolca tomateden,
gelmektedir, bu isim de Nahuatl dilinde tomatotldan alınmıştır.
Halk dilinde domates manasında alaganta, azak, banadura (banader), cırtatan, cırtlavuk, domatiz, dongurak,
eyrim, firek (fıreng), frenk elması, gafete (kafete), gırmuzu, gille, göğ baldırcan, hambalcan, herim, hülek,
kalmi, kardoş, kavanez, kıldır, lalik (lolik), mamador (manator), mamya (maye, mamye, maniya), menize,
misir, mülye, solik, şamik, tevris, tıkıl (tıhıl), tomat (tomati, domat), topalak ve topul gibi sözler de kullanılmaktadır