10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü, Türk basın tarihi açısından önemli bir yere sahip olan Çalışan Gazeteciler Günü olması dolayısıyla her yıl kutlanıyor. 1986 yılında genç bir muhabir olarak başladığım gazetecilik ve yazarlık görevimi ilerleyen yaşım gereği eskisi kadar hareketli yürütmüyorum. Bası mesleği bir bulaşıcı virüs gibidir. Eğer severek yapıyorsanız isteseniz de bu meslekten kopamıyorsunuz.
Şimdi sizlere özetle, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü hakkında biraz bilgi vereyim. Gazetecilerin haklarının ilk kez yasal güvence altına alındığı 1961 yılından bu yana kutlanıyor. Çalışan gazeteciler günü, gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için 1961'den beri 10 Ocak günü düzenlenen Türkiye'ye özgü bir kutlama gündür.
1961-1971 arasında 'Çalışan gazeteciler bayramı' adıyla kutlanmış; 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra ülkede gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı, ' 10 Ocak Çalışan gazeteciler günü' olarak değiştirilmiştir.
4 Ocak 1961'de kabul edilen ve basın çalışanlarının bazı haklar ve yasal güvence sağlayan '212 sayılı kanun' adlı düzenlemenin Resmi gazetede yayınlanışı nedeniyle 10 Ocak günü kutlama günü olmuştur.
Bu gün Anadolu yerel medyası başta olmak üzere, gazetelerin çoğunluğu maddi imkânsızlıklar içindendir. Bileşim çağını getirmiş olduğu İnternet gazeteciliği ve haber siteleri gazetelere büyük darbe vurmuştur. Bunun yanında İnternet haber sitelerinde devam eden denetimsizlik ve kontrolsüzlük nedeniyle, henüz uygulanmayan yeni basın yasasının gecikmesini fırsat bilen basın mesleğinin eğitimini almamış, mesleki etik kuralar ve değerleriyle hiçbir zaman bağdaşmayacak olan, Algı oluşturma, itibar suikastı yapma, yalan, yanlış, karalama, şahısları ve kurumları, toplumu ve sosyal hayatı rencide eden, yıpratmak ve de küçük düşürmeye yönelik, aileyi hedef alan, insan olma fıtratı ve değerlerinden uzak yayın ve yazılara yönelik saldırılar devam etmektedir.
Bu noktada her hangi bir yasal yaptırımın henüz olmaması, mahkemelerde acılan davaların uzaması ve neticesinin cezasız kalması sonucunda, insanlıktan uzak yazılan ve yayımlanan, her türlü çirkef karalamalar, yazanların yanında kar kalmaktadır. Ve yazmaya devam noktasında cesaret kazanmaktadır. İnternet haber sitlerini kendi kişisel çıkarlarına, yalan algılarla, iftira atarak, tehdit ve şantaj aracı olarak kullanan sitelere kanuni müeyyideler daha fazla beklemeden hayata geçirilmelidir.
Gazetecilikle ilgili tarihe mal olmuş önemli şahsiyetlerin söylenmiş oldukları anlamalı ifadelerden birkaçı; “Milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan cumhuriyetin etrafında çelikten bir kale oluşturacak olan' yazılı ve görsel basın çalışanlarımıza işlerinde kolaylıklar diliyorum. Mustafa Kemal Atatürk”
“Ahlaki olmayan bir gazetecilik imkansızdır. Her gazeteci ahlakçıdır. Kesinlikle kaçınılmaz. Bir gazeteci, dünyaya ve çalışma şekline bakan, her gün olaylara yakından bakan ve gördüklerini rapor eden, başkalarını dünyayı, etkinliği temsil eden biri. Gördüklerini yargılamadan işini yapamaz.” (Marguerite Duras) “Gazetecilik, kamuoyunu tanımada ve ifade etmede ayrı bir yere sahiptir. Mahatma Gandi” Mesleğini İnsanı ve mesleki etik değerler çerçevesinde yapan, tüm kıymetli meslektaşlarımın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü tebrik ediyorum. b.a.k.