10052,55%-0,33
35,35% 0,13
36,89% 0,51
3004,93% 0,49
4864,58% 0,87
Çekiç mi Olacaksın, Çivi mi? Yoksa Usta mı
Bu dünyada iki tür insan vardır: çekiçler ve çiviler. Kimisi başını yukarı kaldırır, kimisi eğilir ve boyun büker. Kimisi vurur, kimisi vurulmayı bekler. Ama işin tuhafı, bu ayrımı yapan bir terazi yok, herkes kendi terazisinde tartıyor hayatı.
Çekiç olmak kolay değildir, çünkü her vuruşta biraz daha ağırlık kazanır. Omuzların yorulur, sapın terler, elin titrer. Ama yine de vurursun, çünkü böyle öğrenmişsindir: "Ya vurursun ya da vurulursun." Çivi olmaksa ayrı bir hikâyedir. Her çakışta biraz daha içine gömülürsün. Hayallerinle, umutlarınla ve sesinle beraber. Çekiç, her darbesinde seni sabitlerken, sen kök salacağını zannedersin. Ama ne fayda, ne kökün vardır ne dalın.
Bir marangozhaneye gittiğinizi düşünün. Dört bir yanda aletler, tahtalar, vida kutuları... Ama gözünüz hep çekice takılır, değil mi? Çünkü o, bir otorite sembolüdür. Çivi ise yere dökülmüş, unutulmuş bir parçadır. Ama durun, bir dakika! Çiviler olmadan ne masa olurdu ne sandalye. Çekiç sadece vurmasını bilir; oysa çivi birleşmesini bilir.
Aslında mesele ne çekiç olmakta ne çivi. Mesele, o marangozhaneyi kimin işlettiği. Çünkü bir usta vardır ki, çekiçle çiviyi bir araya getirir. Çekiç, çiviyi ezmeden; çivi, çekice boyun eğmeden bir ahenk kurulur. Ama dünya öyle bir yer ki, ustası nicedir dükkânı terk etmiş. Herkes kendi başına çekici kaptığı gibi vuruyor.
İşte burada karar senin. Ya çekiç olup vuracaksın, ya çivi olup gömüleceksin. Ama kimse sana şunu söylemez: Bir usta da olabilirsin. Vuranı da gömenini de bir araya getiren, yeni masalar, yeni hayatlar kuran...
Unutma, çekiç olmak güç ister, çivi olmak sabır. Ama usta olmak bilgelik... Hangisi olacağına sen karar ver.
Aydın Mertayak