Filistin Barosu Başkan Yardımcısı Yazeed Makhlouf ve beraberindeki heyet, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’nun ev sahipliğinde 15-16 Eylül tarihlerinde Ankara’da en üst protokolle ağırlandı.
Batı Şeria ve Gazze’de görev yapan Filistin Barosu’na mensup avukatlar, TBB’nin davetlisi olarak Ankara’ya geldi. Heyet Ankara’da sırasıyla Kamu Denetçiliği Kurumu, Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf) Cumhuriyet Başsavcılığı ve Adalet Bakanlığı’nı ziyaret etti.
Haber: Bayram Ali Kavalcı
ADALET BAKANI GÜL’E ZİYARET; Heyeti kabul eden Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Filistin’deki hukuksuzluğun, BM’lerin onlarca kararına rağmen insanlık adına üzücü bir tablo olduğunu söyledi. Bakan Gül, “Tüm bu haksızlıklara karşı insanlık sessiz kalırken, Türkiye Filistin’in haklı davasında da yanında olmuştur. Türkiye Filistin’le ilgili hakkın ve hukukun olmaya her daim devam edecektir. İnsan hakları ve hukuk adına konuşanların ‘gerçekten dünyada adalet var’ diyebilmesi için Filistin bir turnusol kâğıdıdır. Tekrar size ve heyetinize hoş geldiniz diyorum” dedi.
Filistin Barosu Başkan Yardımcısı Yazeed Makhlouf da, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın selamlarını ileterek söze başladı. Makhlouf, “Bugün çok mutluyuz. Batı Şeria ve Gazze’deki meslektaşlarımızın, kurumlarımızın bir araya gelmesi, iletişim imkansızlığı nedeniyle çok zordur. Türkiye’nin Filistin davasına vermiş olduğu desteği biz hep gurur kaynağı gördük. Tekrardan sizlere derin ve samimi duygularla şükranlarımızı sunuyoruz” diye konuştu.
Feyzioğlu da, Filistin’den gelen heyetin Ankara’da en üst protokolle kabul edildiğini belirterek, “Bu sıradan bir protokol gezisi değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın en üst dereceden ifade ettiği devletimizin ve milletimizin duruşunun ortaya konması” dedi. Feyzioğlu, “Türk milleti tek yürek Filistin davasının arkasındadır. Öyle sanıyorum ki Filistin’den gelen değerli meslektaşlarımız bunu burada yaşayarak görmüşlerdir. Biz de meslektaşlarımızın yeri geldiğinde hayatlarını ortaya koyarak gösterdikleri duruşun arkasındayız. Türkiye’nin Filistin için gösterdiği duruşu çıkarsızdır, kendi menfaatini gözeterek gösterdiği bir duruş değildir. Meslektaşlarımızdan da bizim istirhamımız Türkiye’ye yönelik haksız saldırılarda kamuoylarını doğru bilgilendirmeleridir” dedi. “Birbirimizi tanıma ve iş birliği yolunda bu ziyareti çok önemli bir adım olarak görüyorum” diyen Feyzioğlu, “En kısa zamanda da bir iadeyi ziyaret için biz Filistin’e gideceğiz inşallah. Bu kabul için bir kez daha teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Filistin heyeti, TBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Av. Sabri Erdal Güngör eşliğinde Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı tarafından da kabul edildi.
AKARCA: BAĞIMSIZ VE ÖZGÜR BİR FİLİSTİN HEPİMİZİN DİLEĞİ; Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca da, heyeti kabulü sırasında, Türkiye ve Filistin arasında bütün alanlarda güçlü bir bağ ve işbirliği olduğunu söyledi. Türkiye Barolar Birliği ile Filistin Barosu arasında hukuk alanındaki iş birliğinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Akarca, “Hepimizin dileği bağımsız ve özgür bir Filistin devletinin ebediyete kadar sürmesi” dedi.
Feyzioğlu da, “Zaten yüreğimizdesiniz. Kendine Türk’üm diyen ve bu toprakların davasına bağlı olan herkesin yüreğindesiniz. Filistinli meslektaşlarımızla bundan sonra daha yakın çalışacağız. Ev sahipliğiniz için şahsınızda tüm Yargıtay’a teşekkür ediyorum” dedi.
Filistinli heyet, Yargıtay’ın yeni hizmet binasını da tek tek gezdi. Yetkililerden bilgi aldı.
KDK DENETÇİLERİNE ZİYARET; Heyet, Kamu Denetçiliği Kurumu’nu da (Ombudsmanlık) ziyaret etti. Ziyarette KDK Denetçileri Yahya Akman, Sadettin Kalkan, Arif Dülger, KDK Genel Sekreteri İbrahim Kılınç, TBB Başkanı Prof. Dr. Feyzioğlu ve TBB Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Necdet Basa da yer aldı. Burada bir konuşma yapan Feyzioğlu, ombudsmanlık kurumunun Türkiye’deki işlevinden söz ederken, şunları söyledi:
“Türkiye’de ombudsmanlığın geldiği noktayı şöyle özetleyeyim size: Burada vatandaşın başvurusu üzerine verilen kararlara yazılan gerekçeler birer bilimsel hukuk makalesi gibi. Ombudsman bir konuda tavsiye kararı veriyorsa vatandaşın lehine, o kararın Türk idaresi üzerinde hukuki değil ama fiili bağlayıcılığı var. Türkiye’de vatandaş ile idarenin arasındaki yargısal uyuşmazlıklar idare mahkemesine götürülür. Eğer vatandaşın elinde ombudsmanın verdiği kendi lehine bir karar varsa, şahsi tecrübem idare mahkemelerinin o kararı emsal alarak kendi kararlarını verdikleri yönündedir. Bizimle de ilgili çok sayıda kararları var. Biz tabi çok ciddiye alarak okuruz ve kendi yönetim kuruluma da söylediğim şudur. Ombudsmanın böyle bir kararı varken dava yoluna gittiğimizde kazanma şansımız çok az derim. Dolayısıyla bizim için hukukumuza çok büyük bir kazanç oldu.” dedi.
BİZİM DOSTLUĞUMUZ ÇIKARSIZDIR, YÜREKTENDİR
Filistin halkının uğradığı baskı, zulüm ve eziyetlere karşı Türk devleti ve Türk milletinin tek yürek olduğunu vurgulayan Feyzioğlu, “Bizim dostluğumuz çıkarsızdır. Yürektendir. Milletimizin uğradığı soykırım iftirasının sizin tarafınızdan iç yüzünün bilinmesini isteriz ve manevi desteğinizi bekleriz” ifadelerini kullandı.
AKMAN: POPULARİTEMİZ VATANDAŞLAR İÇİN; KDK Denetçisi Yahya Akman da ombudsmanlık kurumunun popülaritesinin vatandaş için olduğunu söyledi. Akman, “Biz yargıda alternatif çözüm yollarından bir tanesiyiz. Ombudsmanlık uluslararası bir kurumdur. Ülke dışındaki insan hakkı ihlalleriyle ve milli meselelerle de ilgiliyiz” diye konuştu.
MAKHLOUF: KENDİ ÜLKEMİZDE GİBİYİZ; Filistin Barosu Başkan Yardımcısı Yazeed Makhlouf ise, şunları söyledi: “Sizlerle birlikte burada olmaktan biz çok mutluyuz ve gururluyuz. Türkiye ve Türk halkı, Filistin’in ve Filistin halkının uğradığı zulüm ve mağduriyetlere her zaman karşı çıkmıştır. Osmanlı’dan bugüne her zaman Filistin’den yana bir duruş göstermiştir. O yüzden teşekkür ederiz. Herkesten sıcak bir karşılama gördük. Bu bizi çok gururlandırdı. Biz burada kendimizi kendi ülkemizde gibi hissediyoruz. Dileriz iş birliğimiz daha da ilerler.” dedi.