4 Nisan 1953'te kaza sonucunda 87 metre derinlikte, 35 derece meyille yan yatmış Dumlupınar denizaltısında 81 askerimiz "Vatan sağ olsun” diyerek, şehit oldu. Ruhları şad olsun.
Kazanın gelişme anı: Dumlupınar, NATO tatbikatını tamamlamış, geldiği limana doğru ilerliyordu. 3 Nisan’ı 4 Nisan’a bağlayan gece, sisli ve yağmurlu bir hava karşıladı denizaltıyı Çanakkale Boğazı’nda. Saatler gece 2 civarındaydı. Dumlupınar, büyük bir gürültüyle sarsıldı. İsveç bandıralı “Naboland” gemisi ile çarpışmıştı. Makine dairesi ve burun kısmından ağır şekilde yaralamıştı. Bu yaralar, çok geçmeden Dumlupınar’ı batırdı. Denizaltının içinde 81 mürettebat vardı. Bunlardan 22’si kıç torpido bölümüne toplanmıştı. Dumlupınar batmadan hemen önce yüzeye bir şamandıra fırlatmışlardı. İlk bağlantıda kurtarma ekibinin komutanı, “Sizi kurtaracağız,” diyerek denizcileri rahatlatmak istedi. 87 metre derinlikteki 22 asker, bunun o kadar kolay olmayacağının farkındaydı. Belki de bu yüzden Astsubay Selami Özben’in tarihe kazınan sözleri duyuldu: Sağ olun… Vatan sağ olsun!
Kurtarma ekiplerinin denizaltındaki askerler ile yaptığı son konuşma kayıtları
- Alo... Dumlu?
- Evet... Dumlu.
- Efendim hava biraz fenalaştı.
- Morallerinizi bozmayın. O hava size daha 2 gün yeter. Sen çocukları yatır. Sigara içmeyin.
- Yok efendim, hepsi yatıyor. Sigara da içmiyoruz. Işık da yok. Karanlıktayız.
- İhtiyaç lambalarını kullanmayın, ileride lazım olacak.
- Kullanmıyoruz zaten. Birinin ışığı çok zayıfladı.
Yarım saat sonra tekrar denizaltıyla bağlantı kurulmaya çalışıldı. Ancak cevap olarak sadece inilti, ilahi ve Allah sesleri geliyordu.